ZoyaPatel
Bangalore
SohaniSharma
10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları 154–233. Sayfalar MEB Yayınları
2025–2026 yılı Türk Dili ve Edebiyatı dersi için hazırlanan MEB Yayıncılık 10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabının 3. Tema kapsamında yer alan 154–233. sayfaların cevaplarını bu yazıda bulabilirsiniz. Soruların çözümünü tam, doğru ve anlaşılır şekilde hazırladık. Bazı etkinliklerde ise daha kolay kavrayabilmeniz için açıklamaları görsel olarak düzenledik.

Her bölüm için ayrı ayrı “10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları MEB Sayfa …” başlıklarını oluşturduk. Böylece aradığınız sayfaya hızlıca ulaşabilir, ihtiyacınız olan çözümü zaman kaybetmeden bulabilirsiniz.

📚 Eğer önceki tema olan 1 ve 2. temaların cevaplarını incelemediyseniz 1. TEMA İÇİN BURAYI , 2. TEMA İÇİN BURAYI tıklayarak önceki sayfaların çözümlerine ulaşabilirsiniz.

Bu yazı, öğrencilerin rahatça kullanabileceği şekilde, tamamen öğrenci dostu bir yapıda hazırlanmıştır. Hemen aşağıda göreceğiniz mavi kutudaki İÇİNDEKİLER bölümünden istediğiniz sayfanın çözümüne kolayca erişebilirsiniz.

Takıldığınız noktaları yorumlara yazabilirsiniz. Kitabın sonraki sayfalarının çözümleri üzerinde çalışmaya devam ediyoruz, bu yüzden bu başlığı takip etmeyi unutmayın.

Kolay gelsin…


10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 156

BAŞLARKEN: Aşağıdaki karekodda verilen çok modlu metinden faydalanarak soruları cevaplayınız.

KAREKODDA VERİLEN METNİN YAZIYA DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞ HALİ

Yazının henüz keşfedilmediği dönemlerde, dilden dile aktarılan her hatıra, zihinlerde toplumsal bir hakikate dönüştü. Sonunda nesilden nesile ulaşan destanlar ve efsaneler tarihe mal oldu. Tarihî konular ve kahramanlar gerekli olarak tarihten alınır; ama bu tarafta tarihî boyutu varken, diğer tarafta tarihin romantik boyutu da mutlaka olmak zorundadır.

Şimdi onları tartışıyorlar: Hazerfen Ahmet Çelebi var mıydı, yok muydu? Hazerfen Ahmet Çelebi tarihi olarak olmamışsa bile toplum onun olmasını ister; çünkü Hazerfen Ahmet Çelebi, beyinlerinde çılgın birisi, uçmayı denemiş bir kişi olarak kalır. Olan macera düşkünlüğümüz, bu bağlamda onun var olduğuna inanmayı sağlar. Yani efsaneler toplumlar için mutlaka gereklidir. Olağanüstü olaylara ilişkin anlatılar, toplumsal hafızaya daha güçlü tutunur. Bu anlatılar, Türkleri ulaşmak istediği dünyaya bir adım daha yaklaştırmış olmalı ve belki de onları aradıkları gerçekliğe ulaştıracak gücü taşır.

Türklerin hakikati arayışı, İslamiyet ile tanışmalarıyla yeni bir boyut kazandı. Türkler, milletler için kısa sayılabilecek bir zaman zarfında İslamiyeti kabul ettiler. İnanç dünyalarında yaşanan bu değişim hızla sosyal yaşamın diğer alanlarına da etki etti. Değişimin en çarpıcı örnekleri ise, kendini sözlü kültürün dinamik taşıyıcısı olan destanlarda gösterdi.

Tarihi karşılaşmalarla topluluklar birbirleriyle karşılaşır. Toplumların kültürleri ve dolayısıyla mitleri de birbirine temas eder; mitler birbirini etkiler, bazen başka bir kültür tarafından şekillendirilir, bazen de uyarlanır. Ama insanlığın gereği, mitlere şüpheyle yaklaşmak değildir. İnsanlığı geliştiren ve tarihi oluşturan şey, mitlerin sürekli olarak yeniden yorumlanmasıdır.

İslamiyet’in kabulü ile birlikte, tek tanrıya iman etme ve diğer her türlü inancı şirk olarak görme anlayışı, eski Türk mitlerinde değişikliklere yol açtı. Din, insan hayatında büyük ve köklü değişiklikler getirdi. Bu, toplumun ürettiği anlatılarda da değişikliğe sebep oldu. Bu değişimi gözlemlemek önemlidir; ama en az bunun kadar önemli olan, bu değişime direnç gösteren unsurları da bu anlatılarda görebilmektir. Bunlar hem anlatı hakkında hem de anlatıyı yaratan toplum hakkında değerli bilgiler verir.

Türklerin İslamiyeti kabulünden sonra yeni dinin temel öğeleri zaman içinde Türk metinlerine de nüfuz etti. Özellikle destanlarda, İslam anlayışı ile çelişen eski unsurlar, yavaş yavaş İslamiyet ile uyumlu yeni unsurlara bırakıldı. Bu değişim, destanlarda bazı öğeleri korumak, bazılarını ise tamamen dönüştürmek şeklinde kendini gösterdi.

Kadim zamanlardan bu yana insan, evreni anlamaya çalıştı. Anlam veremediği her şeyi ustaca bir kurguyla açıkladı ve sonunda bir hikaye anlattı. Bu hikayeleri bazen ateşin etrafında sözle aktardı, bazen taşlara kazıdı. Bu keşfetme arzusu, sonunda insanı mitolojiyle buluşturdu. Anlatılan her efsane, geçmişe ait kök değerleri taşır; bazen bir mezar taşında, bazen bir ağaç dalında, bazen de dilden dile dolaşan bir efsanede kahramanında yaşamaya devam eder.

SORU: 1. a) Milletlerin hayatında köklü değişimlere sebep olan olaylar nelerdir? CEVAP: Milletlerin hayatında köklü değişimlere sebep olan olaylar; dinin kabulü, kültürel karşılaşmalar ve tarihî olaylardır. Örneğin Türklerin İslamiyet’i kabul etmesi, inanç ve sosyal yaşamda büyük değişiklikler yaratmıştır.

SORU: b) Bu olayların sözlü ve yazılı kültüre yansımaları nasıl gerçekleşmiştir?
CEVAP:  Bu olaylar sözlü kültürde destan ve efsanelere; yazılı kültürde ise metinlere, hikâyelere ve taşlara kazınan anlatılara yansımıştır. Toplumlar, yaşanan değişimleri bu anlatılar aracılığıyla nesilden nesile aktarmıştır.

SORU: 2. Anlatılarda olağanüstü olayların yer alma sebepleri nelerdir?
CEVAP: Anlatılarda olağanüstü olayların yer alma sebepleri; toplumsal hafızayı güçlendirmek, kahramanlık ve macera duygusunu aktarmak, halkın hayal gücünü beslemek ve toplumun kendine güvenini pekiştirmektir. Efsaneler, var olmayan olayları bile toplumun inancına uygun hâle getirir.

SORU: 3. Hikâyelerde yer aldığı söylenen kök değerler neler olabilir?
CEVAP: Hikâyelerde yer aldığı söylenen kök değerler; geçmişten gelen kahramanlık, cesaret, toplumsal dayanışma, doğru-yanlış anlayışı ve kültürel geleneklerdir. Bu değerler, efsaneler ve destanlar aracılığıyla bugünlere taşınmıştır.

SORU: Anlatmaya bağlı edebî metinlere özgü temel kavramları aşağıdaki kavram haritasında boş bırakılan yerlere yazınız.
CEVAP: Görselde verilmiştir. Yazıları netleştirmek için görsele tıklayın.
10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları MEB Sayfa 156


10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 158

Sıra Sizde
DEVLET ANA
SORU: 1. Devlet Ana metninin hangi bilim dallarıyla ilişkili olduğunu düşünüyorsunuz?
CEVAP: Bence Devlet Ana metni en çok tarih bilimiyle ilgili çünkü Osmanlı’nın kuruluş dönemini anlatıyor. Bunun yanında sosyoloji ile de ilişkili, çünkü dönemin toplum yapısını ve insanların nasıl yaşadığını gösteriyor.

SORU: 2. Devlet Ana metni hangi tarihî ve kültürel unsurları yansıtmaktadır? Metinden örnekler vererek açıklayınız.
CEVAP: Metin, Osmanlı’nın kurulduğu dönemdeki alp kültürünü, yani cesaret ve savaşçılığı anlatıyor. Ayrıca ahi teşkilatı gibi dayanışma ve dürüstlük üzerine kurulu yapılar da geçiyor. Köy yaşamı, oba düzeni, misafirperverlik ve dini değerler gibi kültürel unsurlar da var. Mesela alplerin savaş hazırlıkları, oba halkının birlikte hareket etmesi ve ahilerin insanlara yardım etmesi bu kültürü gösteriyor.


10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 159

Okumayı Yönetebilme
Sıra Sizde
Aşağıdaki görselleri inceleyiniz ve bu görsellerden faydalanarak soruları cevaplayınız.
SORU: 1. Destanlarda ele alınabilecek konular neler olabilir? Düşüncelerinizi açıklayınız.
CEVAP: Destanlarda genellikle savaşlar, kahramanlıklar, olağanüstü varlıklarla mücadele, milletin yaşadığı büyük olaylar ve göçler anlatılabilir. Ayrıca insanların doğayla, hayvanlarla ve düşmanlarla olan mücadelesi de destanlarda sıkça görülür.

SORU: 2. Destan kahramanlarının taşıyabileceği özellikler hakkında neler söyleyebilirsiniz?
CEVAP: Destan kahramanları genelde çok güçlü, cesur, lider ruhlu ve milletini koruyan kişilerdir. Bazen normal insanlardan farklı olarak olağanüstü güçlere sahip olabilirler. Ayrıca adaletli davranmaları ve halkı için fedakârlık yapmaları da sık görülen özelliklerdir.

SORU: ► Tahlil edeceğiniz destanın başlığından ve yukarıdaki görsellerden faydalanarak destanın içeriğine yönelik tahminlerde bulununuz.
CEVAP: Görsellerde savaşçı alpler ve bir kahramanın gergedanı kovalaması var. Bu yüzden destanda büyük ihtimalle yiğit bir kahramanın tehlikeli görevler yaptığı, yabani hayvanlarla savaştığı ve milletini koruduğu anlatılıyordur. Ayrıca savaş ve mücadele atmosferi yoğun olur diye düşünüyorum.

► Tahlil edeceğiniz destanın içeriğindeki millî kültür ögelerini ortaya çıkarmak amacıyla destanı güdümlü okuma yöntemiyle okuyunuz.
Güdümlü Okuma: Bir metnin açıklamalar yapılarak ya da soru cevap şeklinde okunmasıdır.

SORU: ► Okuma sırasında Oğuz Kağan Destanı’nın içeriğine yönelik aldığınız notları aşağıdaki boşluğa yazınız.
CEVAP: (Aralarından seçebilirsiniz.)
  • Oğuz Kağan doğduğunda diğer bebeklerden çok farklıydı, hemen konuşup yürüyebiliyordu.
  • Vücudu kıllıydı, çok güçlüydü ve daha küçücükken bile atlara binip avlara gidiyordu.
  • Gençliğinde büyük bir ormanda insanlara zarar veren kocaman bir gergedanla karşılaşıyor.
  • Oğuz Kağan, gergedanın insanlara kötülük yapmasına dayanamadığı için onu öldürüp halkını koruyor.
  • Bu olay, Oğuz Kağan’ın cesur, koruyucu ve milletini düşünen biri olduğunu gösteriyor.
  • Daha sonra halkına hitap ederek onlara düzenli bir devlet kurmak istediğini söylüyor; ok, yay, kalkan gibi sözler geçiyor.
  • Oğuz Kağan, karşılaştığı beylere onların özelliklerine göre isimler veriyor (Saklap, Karluk, Kalaç gibi).
  • Savaşlarda ve yolculuklarda akıllı, becerikli ve cesaretli kişileri ödüllendiriyor.
  • Farklı beyliklerle dostluk kuruyor, hediyeler alıyor, sınırları genişletiyor.
  • En sonunda büyük bir şölen düzenliyor ve ülkeyi oğulları arasında paylaştırıyor.

SORU: 3. Destanın sözlü kültür ve anlatma geleneğiyle ilişkisi hakkındaki yorumlarınız nelerdir?
CEVAP: Destanlar eskiden sözlü olarak anlatıldığı için halk arasında ağızdan ağıza yayılmıştır. Bu yüzden destanlarda tekrarlar ve akılda kalıcı ifadeler çok olur. Ayrıca ozanlar kopuz çalarak bu hikâyeleri anlattığı için destanlar hem eğlence hem de kültür aktarma aracı olmuştur. Bu geleneğin sayesinde destanlar yüzyıllar boyunca unutulmadan bugüne kadar gelmiştir.

10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 164

Söz Varlığımız
1. Metnin bağlamını göz önünde bulundurarak aşağıdaki kelime ve kelime gruplarının anlamlarına yönelik tahminlerinizi tabloya yazınız. Tahminlerinizi TDK Güncel Türkçe Sözlük’ten kontrol ediniz.

dile gelmek: 1. dile düşmek 2. konuşma kudreti, yeteneği, olmayan varlık konuşmak, dillenmek.
gütmek: Hayvan veya hayvan sürüsünü önüne katıp otlatmak; bir kimseyi, bir topluluğu kendi düşünce ve amacı doğrultusunda yönetmek, sevk ve idare etmek.
yaman: Güç, etki veya beceri bakımından alışılmışın üzerinde olan; kötü, korkulan
kargı: Silah olarak kullanılan, ucu sivri ve demirli uzun mızrak
toy: ziyafet, düğün
budun: kavim, ırk, millet
buyruk: emir, egemenlik
yetmek: erişmek, ulaşmak
bel bağlamak: birisinin kendisine yardımcı olacağına inanmak, güvenmek.
erişmek: varmak, ulaşmak.


2. Aşağıda Oğuz Kağan Destanı’ndan bir bölüm verilmiştir. Bu bölümde altı çizili kelime veya kelime gruplarını karşılayacak birer ifade yazınız.

Urum Kağan derlerdi, ulu büyük bir Kağan,
Oğuz’un komşusuydu, sol yanında oturan.
Kentleri çok çok idi, sayısız orduları,
Dinlemezdi Oğuz’dan, giden buyrultuları.
Gitmez idi ardından, direnir durur idi,
Sözünü tutmam!” Diye, söylenir durur idi.
Yarlık gönderdi Oğuz, yarlığın dinlemedi,
Oğuz başına koydu, yok edeyim ben dedi!
Oğuz yola çıkarak, bayraklarını açtı,
Muz-Dağ eteklerini, kırk günden sonra aştı.

buyrultu: buyruk, emir.
sözünü tutmak: sözünü dinlemek, boyun eğip itaat etmek.
yarlık: ferman
başına: akıl
aştı: geçti

SORU: 3. Kullandığınız ifadelerin anlatımı nasıl etkilediğini açıklayınız.
CEVAP: Yerlerine koyduğum ifadeler metnin daha iyi anlaşılmasını sağladığı için metindeki duygu ve düşünceleri rahatça yorumlamamı sağladı. 


10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 165

Aşağıdaki karekodda verilen çok modlu metinden faydalanarak soruları cevaplayınız.

KAREKODDA VERİLEN ÇOKLU METNİN YAZIYA GEÇİRİLMİŞ HALİ

Bu ilhamını uçsuz bucaksız bozkırlardan, keşfedilmemiş bakir coğrafyalardan alan ama kökleri kadim zamanlara uzanan hikâyeler bize kim olduğumuzu fısıldar. Biz, iyinin kötüyle süren amansız mücadelesine ışık tutan hikâyeler anlatırız. Korkusuz kahramanların kutsal nehirleri mesken tutan hâlleri, ruhları… Yolumuzu şaşırdığımızda bize rehber olan onların hikâyeleridir.

Destan, efsane, masal, ninni ve daha niceleri… İşte bütün bunlar bilinmeyen bir dünyanın kapısını aralar. Dilden dile dolaşan her hikâye geçmişimizin izlerini taşır. Tarih biraz da bu hikâyelerde saklıdır. Hikâyemiz kimi zaman mağara duvarlarındaki bir resmin, kimi zaman taşa kazınmış bir izin, kimi zamansa dile gelmiş bir efsanenin derinliğinde bulur köklerini.

Gökbörü, Oğuz Kağan, bir şaman hastalığının günü, ülkenin Dede Korkut’un hikâyelerinde… Bunlar bizim hikâyelerimizdir.

Hikâye anlatmanın esas nedeni, insanın içini dökmesidir. Bu büyük bir ihtiyaçtır. Oldum olası her durumda ve her çağda insanlar, içlerinde kini dışlaştırmak arzusunu duymuşlardır. Bu arzu, bir istekten de öte bir ihtiyaçtır. İnsan, hayvandan farklı olarak yeryüzüne doğmaz, toprakta yaşamaz; dünyada yaşar. Yaşayabilmesi için hayvandan farklı olarak çevre ötesinde bir dünyaya ihtiyacı vardır. Anlamsız bir dünyada yaşamak mümkün değildir. İnsan öncelikle bunun için hikâye anlatır. Hikâyeyi daha iyi anlayabilmek için anlatırız ama bütün bunların kökeninde, bana öyle geliyor ki, insan kendi merakının peşinden giderek kendisini sonsuza ulaştırmaya çalışır.



SORU:  1. Videoda geçen “bize kim olduğumuzu fısıldayan hikâyeler” sözüyle ne anlatılmak istenmiştir? Düşüncelerinizi yazınız.
CEVAP: Bence bu söz, geçmişimizden gelen hikâyelerin bize kim olduğumuzu hatırlattığını anlatıyor. Yani kültürümüzü, değerlerimizi, atalarımızın nasıl yaşadığını bu hikâyelerden öğreniyoruz. Aslında bu söz, hikâyelerin bizim kimliğimizi şekillendirdiğini söylüyor.

SORU:  2. Hikâye anlatma geleneğinin kültürümüze katkıları hakkında neler söyleyebilirsiniz?
CEVAP: Hikâye anlatma geleneği kültürümüzü canlı tutuyor. Eski kahramanları, olayları, inançları nesilden nesile aktarıyor. Böylece hem geçmişimizi unutmuyoruz hem de kültürümüz güçleniyor. Ayrıca bu hikâyeler sayesinde ortak bir kimlik oluşuyor.

SORU:  3. Anlatı geleneğinin yüzyıllar boyunca devam etmesinin sebepleri neler olabilir?
CEVAP: Bence en önemli sebep insanların anlatmaya ihtiyaç duyması. İnsanlar duygularını, düşüncelerini ve yaşadıklarını paylaşmak ister. Ayrıca hikâyeler hem eğlendirir hem öğretir, bu yüzden hiç eskimez. Bir de toplumlar bu yolla kültürlerini koruduğu için anlatı geleneği hep sürmüş.

SORU:  4. Bir sözlü edebiyat ürününün hangi millete ait olduğu nasıl belirlenebilir? Görüşlerinizi açıklayınız.
CEVAP: Bir sözlü edebiyat ürününde o milletin dili, kültürü, gelenekleri ve kahramanları bulunur. Mesela kullanılan kelimeler, anlatılan olaylar ve mekanlar bize ipuçları verir. Bu öğelere bakınca hikâyenin hangi millete ait olduğunu anlayabiliriz.

SIRA SİZDE:
SORU: 1. Aşağıdaki şemada boş bırakılan yerleri neden-sonuç bağlamında Oğuz Kağan Destanı’na uygun olacak şekilde tamamlayınız.
CEVAP: Görselde verilmiştir. Yazıları netleştirmek için görsele tıklayın.
10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları MEB Sayfa 165

10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 166

SORU:  2. a) Oğuz Kağan Destanı’ndan seçtiğiniz bir bölümü koşul ve varsayım ifadeleri kullanarak yeniden yazınız.
CEVAP: SEÇİLEN BÖLÜM “Oğuz Kağan gergedanı öldürerek halkını kurtardı.”

Eğer Oğuz Kağan gergedanla savaşmasaydı, ormandaki insanlar ve hayvanlar büyük tehlike altında kalırdı. Gergedan her gün sürülere saldırmaya devam ederse, bütün yurt zarar görürdü. Bu yüzden Oğuz Kağan, gergedanı yok ederse halkının rahatlayacağını düşündü ve onunla savaşmaya karar verdi.


SORU: b) Seçtiğiniz bölümü ve yazdığınız yazıyı karşılaştırarak koşul ve varsayım ifade eden kelimelerin metne etkisiyle ilgili çıkarımlarınızı açıklayınız.
CEVAP:  Koşul ve varsayım ifadeleri metni daha açıklayıcı hâle getiriyor. Olayların “neden” olduğunu ve “ne olabileceğini” anlamamı sağlıyor. Mesela “savaşmasaydı” ve “tehlikede kalırdı” gibi ifadeler, olayın sonucunu düşünmeme yardımcı oldu. Ayrıca metne biraz daha yorum katmış oldum. Yani koşul ve varsayımlar, metni sadece anlatmıyor, aynı zamanda olası sonuçları göstererek daha düşünsel bir hâle getiriyor.

SORU: Aşağıdaki ifadelerin/soruların cevaplarını ilgili boşluklara yazınız.
CEVAP: Görselde verilmiştir. Yazıları netleştirmek için görsele tıklayın.
10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları MEB Sayfa 166

10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 167

SORU: 1. Aşağıdaki tabloda dil ve anlatım özellikleriyle ilgili yargılar verilmiştir. Bu bilgilerden Oğuz Kağan Destanı’yla ilgili olanları onaylama işareti (✔) ile işaretleyiniz. Belirlediğiniz dil ve anlatım özelliklerinin karşısına metinden örnekler yazınız.
CEVAP: Görselde verilmiştir. Yazıları netleştirmek için görsele tıklayın.
10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları MEB Sayfa 167


SORU: 2. Oğuz Kağan Destanı’ndan faydalanarak destan türünün dil ve anlatım özellikleri hakkındaki çıkarımlarınızı yazınız.
CEVAP: Oğuz Kağan Destanı’na bakınca destanlarda dilin sade ve anlaşılır olduğunu görüyoruz. Anlatımda abartı, benzetme ve kahramanlığı büyüten ifadeler çok kullanılıyor. Olaylar genelde geçmiş zamanla anlatılıyor ve hareket bildiren fiiller ön planda oluyor. Ayrıca destanlarda semboller ve milli değerler anlatımı güçlendiriyor.

10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 168

SORU: 1. Tahlil ettiğiniz metinden faydalanarak Oğuz Kağan’ın kişilik özelliklerini boş bırakılan alanlara yazınız.
CEVAP: Görselde verilmiştir. Yazıları netleştirmek için görsele tıklayın.
10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları MEB Sayfa 168


SORU: 2. Oğuz Kağan Destanı’ndaki kahramanların özelliklerine sahip kişilerle gerçek hayatta karşılaşmanın mümkün olduğunu söyleyebilir misiniz? Düşüncelerinizi açıklayınız.
CEVAP: Oğuz Kağan’ın cesaret, liderlik ve fedakârlık gibi özelliklerine gerçek hayatta rastlamak mümkündür. Ancak destanda onun olağanüstü güçlere sahip olması gibi özellikler abartılıdır ve gerçek hayatta birebir karşılığı yoktur.

SORU: 3. Oğuz Kağan’ın yaşadığı topluma yön vermesinde etkili olan kişilik özellikleri nelerdir?
CEVAP: Cesur olması, adaletli davranması ve halkını düşünmesi toplumun ona güvenmesini sağlamıştır. Ayrıca ileri görüşlü olması sayesinde doğru kararlar almıştır.

SORU: 4. Saklap adlı kahramanın Oğuz Kağan’a karşı tavrının değişmesinde hangi duygu
ve düşünceleri etkili olmuştur?
CEVAP: Saklap, Oğuz Kağan’ın gücünü ordusunu korkuuzca alıp savaşa çıkmasını görünce ona saygı duymuştur. Ayrıca güven ve bağlılık duygusu tavrının değişmesinde etkili olmuştur.

SORU: 5. Aşağıda görseli verilen motiflerin Oğuz Kağan’ın kişiliğinin oluşmasında etkili
olduğunu düşünüyor musunuz? Gerekçelendirerek açıklayınız.
CEVAP: Evet, düşünüyorum. Kurt, at ve demir motifleri Oğuz Kağan’ın güçlü, cesur ve savaşçı bir kişiliğe sahip olduğunu gösterir. Işık motifi ise onun kutsal ve seçilmiş bir lider olarak görülmesini sağlamıştır.

10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 169

SORU: 1. Oğuz Kağan Destanı’nın içeriğine yönelik yaptığınız tahminlerle destanı okuduktan sonra ulaştığınız bilgileri aşağıdaki T diyagramında karşılaştırınız.

Okuma öncesi tahminlerim: 
  • Oğuz Kağan çok güçlü bir kahramandır.
  • Sürekli savaşlar ve akınlar anlatılır.
  • Olağanüstü olaylar yer alır.
  • Türklerin kuruluşu anlatılır. 
  • Doğa ile mücadele vardır.
Okuma sonrası tespitlerim: 

  • Oğuz Kağan hem güçlü hem de akıllı bir liderdir.
  • Savaşların yanında adalet ve yönetim vardır.
  • Olağanüstü özellikler abartılı şekilde anlatılmıştır.
  • Türk boylarının oluşumu açıklanır.
  • Doğa unsurları kahramanlığı güçlendirmek için kullanılmıştır.
SIRA SİZDE:
SORU: 1. Oğuz Kağan Destanı’nın olay örgüsünü aşağıdaki şemada sıralayarak yazınız.
CEVAP: Görselde verilmiştir. Yazıları netleştirmek için görsele tıklayın.
10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları MEB Sayfa 169

SORU: 2. Olayların gelişiminde destandaki motiflerin rolü hakkında neler söyleyebilirsiniz?
CEVAP: Destandaki motifler olayların ilerlemesini sağlar. Kurt, at, ışık ve demir gibi motifler Oğuz Kağan’ın gücünü ve liderliğini öne çıkarır. Bu motifler sayesinde olaylar daha etkileyici ve anlamlı hâle gelir.

SORU: 3. Destandaki olaylar, destanın oluştuğu coğrafyada benzer şekillerde bugün yaşanabilir mi? Düşüncelerinizi açıklayınız.
CEVAP: Olağanüstü olaylar bugün aynı şekilde yaşanamaz. Ancak mücadele, göç, doğayla baş etme ve birlik olma gibi durumlar günümüzde de benzer şekilde devam edebilir.

SORU: 4. Oğuz Kağan Destanı’nın Türk kültürü açısından taşıdığı öneme dair görüşlerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.
CEVAP: Oğuz Kağan Destanı Türklerin kökenini, değerlerini ve liderlik anlayışını anlatır. Bu yüzden kültürümüzü tanımamız ve geçmişimizi anlamamız açısından çok önemlidir.






10 sinif edebiyat ders kitabi cevap anahtari

10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 171

Oğuz Kağan Destanı ve aşağıdaki metinden faydalanarak çalışmayı yapınız.
➡ Öğretmeninizin rehberliğinde üç gruba ayrılınız.
➡ Her grup için bir sözcü belirleyiniz.
➡ Grup olarak aşağıdaki görevleri yapınız.
I. Grup: Tür ve şekil bölümündeki soruları cevaplayınız.
II. Grup: İçerik bölümündeki soruları cevaplayınız.
III. Grup: Dönem bölümündeki soruları cevaplayınız.

Tür ve şekil
SORU:  • Okuduğunuz metinlerin türleri nelerdir?
CEVAP: Oğuz Kağan Destanı destan türündedir. Hazret-i Ali ile Mağrip’teki Ejderhanın Cengi ise cenkname türüne girer. İki metinde de kahramanlık ve mücadele ön plandadır.

SORU:  • Bu metinlerin türünü belirlerken neleri dikkate aldınız?
CEVAP: Kahramanların olağanüstü güçlere sahip olması türü belirlememde etkili oldu. Ayrıca savaş, mücadele ve halkı koruma gibi konuların anlatılması da önemliydi.

SORU:  • Bu metinlerin şekil özellikleri nelerdir? Okuduğunuz metinlerin oluşum şekilleri (şiir-düzyazı) metnin anlatımını nasıl etkilemiştir?
CEVAP: Oğuz Kağan Destanı manzum olarak yazılmıştır. Hazret-i Ali metni ise düzyazı şeklindedir. Bu durum anlatım biçimini etkilemiştir. Manzum metin daha coşkulu ve akılda kalıcıdır. Düzyazı olan cenkname ise olayları daha ayrıntılı ve açıklayıcı anlatır.


İçerik
SORU:  • Bu metinlerde ele alınan konular nelerdir?
CEVAP: Her iki metinde de kahramanlık ve kötülükle mücadele anlatılır. Kahramanlar halkını korumak için büyük tehlikelerle savaşır. İnanç ve cesaret de önemli konulardandır.

SORU:  • Metinlerin konusunu belirlerken hangi kelime ve kelime gruplarını dikkate aldınız?
CEVAP: “Savaş”, “ejderha”, “kahraman”, “akın”, “gazâ” gibi kelimeler konuyu belirlememde etkili oldu. Bu kelimeler metnin ana düşüncesini yansıtır.

SORU:  • Metinlerin benzer içeriklere sahip olmasının sebepleri neler olabilir?
CEVAP: İki metin de toplumun kahramanlık anlayışını yansıtır. Halkın örnek aldığı güçlü ve cesur kişiler anlatılmıştır. Bu yüzden içerikleri benzerdir.

SORU:  • Metinlerde anlatılan olayların gerçeklikle ilişkisi hakkında neler söyleyebilirsiniz?
CEVAP: Olaylar tamamen gerçek değildir. Gerçek kişiler ve olaylar vardır ama olağanüstü unsurlarla süslenmiştir. Bu da anlatımı daha etkileyici yapar.

SORU:  • Metinlerde geçen hayalî ve olağanüstü ögelerin anlatıma katkısını açıklayınız.
CEVAP: Bu ögeler metni daha heyecanlı hâle getirir. Kahramanların gücünü ve önemini artırır. Okuyucunun ilgisini canlı tutar.

Dönem
SORU:  • Bu metinlerde dönemin sosyal yaşantısını ve kültürünü yansıtan ifadeler nelerdir? Metinlerin günümüze ulaşmasında bunların etkisi olduğunu düşünüyor musunuz? Açıklayınız.
CEVAP: Savaş, at, silah, inanç ve liderlik anlayışı dönemin yaşamını gösterir. İnsanların cesarete ve güce önem verdiği anlaşılır. Toplum düzeni bu şekilde yansıtılmıştır.

SORU:  • Metinlerin sözlü geleneğin özelliklerini yansıttığını düşünüyor musunuz? Gerekçelendirerek açıklayınız. Metinlerde günümüzde kullanılan deyimlerden hangilerine yer verilmiştir?
CEVAP:  Evet, çünkü sade dil kullanılmıştır. Tekrarlar ve abartılar vardır. Bu özellikler sözlü anlatımı kolaylaştırır. “Canını feda etmek”, “başımın üzerine” gibi deyimler kullanılmıştır. Bu deyimler metni daha canlı yapmıştır.

SORU:  • Milletlerin hayatında derin izler bırakan tarihî olayların sözlü olarak anlatılmasının sebepleri neler olabilir? Okuduğunuz metinlerde günlük konuşma diliyle oluşturulan ifadelerin metinlere katkısını açıklayınız.
CEVAP: Eskiden yazı yaygın değildi. Bu yüzden insanlar yaşadıklarını sözlü olarak anlatıyordu. Böylece olaylar unutulmamış oluyordu. Metin daha anlaşılır hâle gelmiştir. Dinleyen veya okuyan kişiler metni kolay kavrar. Anlatım daha samimi olur.

SORU:  • Bu metinlerin hangi disiplinlere kaynaklık edebileceğini örnekler vererek açıklayınız.
CEVAP: Tarih, edebiyat, sosyoloji ve kültür alanlarına kaynak olabilir. Çünkü geçmiş yaşam ve inançlar hakkında bilgi verir.

SORU:  • Oğuz Kağan Destanı’nda ve Hazret-i Ali ile Mağrip’teki Ejderhanın Cengi‘nde olayların geçtiği coğrafyanın metinlerin oluşumuna katkısı hakkında neler söyleyebilirsiniz?
CEVAP: Zorlu coğrafyalar güçlü kahramanların ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bozkır, çöl ve uzak diyarlar anlatımı etkilemiştir. Mücadele ruhu coğrafyayla bağlantılıdır.

10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 172

SORU: Manas’ın düşmanlarının üzerine gitmek istemesinin sebepleri neler olabilir? Yazınız.
CEVAP: Manas, İslam’ı yaymak ve kötülükle savaşmak istediği için düşmanlarının üzerine gitmek istemiştir. Halkını korumak ve adalet sağlamak onun için önemlidir. Ayrıca destan kahramanı olduğu için cesaretini ve gücünü göstermek ister.

SORU: 3. Manas’ın kişilik özelliklerini yansıtan beş anahtar kelime yazınız.
CEVAP: Cesur, güçlü, inançlı, lider, kararlı.


10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 173

SORU: 4. Oğuz Kağan ve Manas’ın kişilik özelliklerinin oluşmasında hangi unsurların etkili olduğunu tartışınız.
CEVAP: Oğuz Kağan ve Manas’ın kişiliklerinin oluşmasında yaşadıkları toplumun değerleri etkili olmuştur. İçinde bulundukları coğrafya, savaşlar ve inanç sistemi onları güçlü ve cesur bireyler hâline getirmiştir. Ayrıca destanlarda yer alan olağanüstü olaylar ve kutsal işaretler, onların liderlik ve kahramanlık özelliklerini pekiştirmiştir.

SORU:  5. Dinlediğiniz/izlediğiniz çok modlu metinde destan kahramanlarının çevrelerine güven vermeleri, toplumla dayanışma içinde olmaları, vefalı ve özverili olmaları gerektiği anlatılmaktadır. Bunun sebepleri hakkındaki düşünceleriniz nelerdir? Tartışınız ve tartışma sonunda ulaştığınız sonuçları yazınız.
CEVAP: Destan kahramanları topluma örnek oldukları için güven veren kişiler olmak zorundadır. Toplumla dayanışma içinde olmaları, halkın birlik ve beraberliğini güçlendirir. Vefalı ve özverili olmaları ise lider olarak benimsenmelerini sağlar. Sonuç olarak bu özellikler, toplumun ayakta kalmasını ve düzenin sağlanmasını kolaylaştırır.

SORU: Aşağıdaki tabloda Oğuz Kağan Destanı’ndan bazı olaylar verilmiştir. Olayların karşısına bunların temsil ettiği millî ve manevi değerlerimizi örnekteki gibi yazınız.
CEVAP: Görselde verilmiştir. Yazıları netleştirmek için görsele tıklayın.
10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları MEB Sayfa 173

SORU: 1. Olağanüstü olaylar, insan-doğa ilişkisi, toplumsal yaşam vb. konuları ne tür bir metinle ifade etmek isterdiniz? Gerekçelendirerek yazınız.
CEVAP: Ben bu konuları destan türünde anlatmak isterdim. Çünkü destanlar olağanüstü olayları, insanla doğa arasındaki mücadeleyi ve toplum hayatını etkileyici şekilde anlatır. Ayrıca destanlarda kahramanlık ve millî değerler daha güçlü hissedilir.

SORU: 2. Olağanüstü olay ve kişileri konu edinen anlatıların ilgi görmesinin sebepleri neler olabilir?
CEVAP: Bu tür anlatılar ilgi görür çünkü insanları gerçek hayattan uzaklaştırıp hayal gücünü geliştirir. Olağanüstü kişiler ve olaylar okuyanı meraklandırır ve heyecan verir. Aynı zamanda bu anlatılar toplumların değerlerini yansıtır.

SORU: 3. a) Ad verme, at, ışık vb. motiflerin destandaki anlamları hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
CEVAP: Ad verme motifi kimlik kazanmayı, at gücü ve özgürlüğü, ışık ise kutsallık ve ilahi desteği simgeler. Bu motifler Oğuz Kağan’ın sıradan biri olmadığını gösterir. Kahramanın seçilmiş ve güçlü biri olduğu vurgulanır.

SORU: b) Oğuz Kağan Destanı’nı günümüze uyarlasaydınız destanda nasıl bir dil ve üslup kullanırdınız?
CEVAP: Günümüze uyarlasaydım sade, anlaşılır ve akıcı bir dil kullanırdım. Günlük konuşma diline yakın ama destanın ciddiyetini koruyan bir üslup seçerdim. Böylece gençler destanı daha kolay anlayabilir ve sevebilirdi.

10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 174

SORU: 1. Oğuz Kağan’ın düzenlediği akınlarda ona yol gösteren ne olmuştur?
CEVAP: KURT

SORU: 2. Oğuz Kağan Destanı ile ilgili aşağıda verilen soru cevap etkinliğinde ilgili alanları örnekteki gibi doldurunuz.
CEVAP: Görselde verilmiştir. Yazıları netleştirmek için görsele tıklayın.
10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları MEB Sayfa 174


10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 175

Oğuz Kağan Destanı’yla ilgili aşağıdaki şemada verilen soruları cevaplayınız.

SORU: Destanın olay örgüsünde sizi en çok etkileyen olay nedir? Gerekçesiyle açıklayınız.
CEVAP:  Beni en çok etkileyen olay, Karluk’un buzlarla kaplı büyük dağa gidip Oğuz Kağan’ın atını geri getirmesidir. Çünkü çok zor şartlara rağmen vazgeçmemiş ve büyük bir cesaret göstermiştir.

SORU: Destandaki vefa, özveri, cesaret, kararlılık, güven, dayanışma, dostluk, sevgi ve kahramanlık gibi değerlerin hangi kişiler tarafından somutlaştırıldığını belirleyiniz.
CEVAP: Cesaret ve kahramanlık Oğuz Kağan’da, vefa ve özveri Karluk’ta görülür. Dayanışma ve güven Uluğ Ordu Beğ’de, dostluk ve sevgi ise Oğuz Kağan ile beyleri arasındaki ilişkilerde somutlaşır.

SORU: Oğuz Kağan’ın doğduğu, yaşadığı ve mücadele ettiği coğrafyanın özellikleri nelerdir?
CEVAP: Destanda geçen coğrafya geniş bozkırlar, dağlar, nehirler ve zorlu doğa şartlarıyla anlatılır. Bu coğrafya göçebe yaşamı ve mücadeleyi öne çıkarır.

SORU: Oğuz Kağan Destanı’ndaki zaman unsurları hakkında neler söyleyebilirsiniz?
CEVAP: Destanda zaman genelde belirsizdir ve uzun bir dönemi kapsar. Olaylar hızlı geçer ve “bir gün”, “dokuz gün” gibi ifadelerle anlatılır.

Şemadan faydalanarak aşağıdaki soruları cevaplayınız.

SORU: 1. Belirlediğiniz yapı unsurları ile destanın dil ve anlatım özellikleri arasında nasıl bir ilişki kurulabilir? Destandan örnekler vererek açıklayınız.
CEVAP: Destanın yapı unsurlarıyla dil ve anlatım özellikleri birbiriyle uyumludur. Olaylar hızlı geliştiği için kısa ve açık cümleler kullanılmıştır. Kahramanlık anlatılırken abartılı ifadeler ve benzetmeler yer alır, örneğin Oğuz Kağan’ın gücünün olağanüstü şekilde anlatılması buna örnektir.

SORU: 2. Destanda olayların gelişiminde zaman ve mekânın bir etkisi olduğunu düşünüyor musunuz? Açıklayınız.
CEVAP: Evet, zaman ve mekân olayların gelişiminde etkilidir. Geniş bozkırlar, dağlar ve nehirler akınları ve mücadeleleri zorlaştırır. Zamanın belirsiz olması da olayların destansı ve efsanevi bir hava kazanmasını sağlar.


10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 177

SORU: 1. a) Oğuz Kağan Destanı’yla aşağıdaki metni tabloda verilen ölçütler doğrultusunda karşılaştırınız.
CEVAP: Görselde verilmiştir. Yazıları netleştirmek için görsele tıklayın.
10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları MEB Sayfa 177

SORU: b) Yaptığınız karşılaştırmadan faydalanarak destanlardaki yapı unsurları arasındaki benzerlik ve farklılıkların sebepleri hakkındaki düşüncelerinizi yazınız.
CEVAP: Her iki destan da milletin zor zamanlarını anlatır ve kahramanlık temasını işler. Ancak biri sözlü kültür ürünü olduğu için olağanüstü olaylara yer verir, diğeri ise yapay destan olduğu için ve yakın tarihte yazıldığı için daha gerçekçidir. Dönem farkı, anlatım ve üslubu da etkilemiştir.

SORU:  2. Destanlardaki zaman kavramının dil ve anlatıma etkisi hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?
CEVAP: Oğuz Kağan Destanı’nda zaman belirsiz olduğu için olaylar daha efsanevi ve abartılı anlatılmıştır. Üç Şehitler Destanı’nda zaman belli olduğu için anlatım daha gerçekçi ve duygusaldır. Bu durum dilin kullanımını da etkilemiştir.

SORU: 3. Üç Şehitler Destanı’ndan alınan parçadaki sebep-sonuç, amaç-sonuç, koşul-sonuç ifade eden cümleleri tablodaki ilgili bölüme yazınız. Bu cümlelerin metne katkısı hakkındaki düşüncelerinizi açıklayınız.
CEVAP: Görselde verilmiştir. Yazıları netleştirmek için görsele tıklayın.
10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları MEB Sayfa 177

SORU: 4. Oğuz Kağan Destanı ve Üç Şehitler Destanı’ndaki olayları tutarlık bakımından karşılaştırarak ulaştığınız sonuçları arkadaşlarınızla paylaşınız.
CEVAP: Oğuz Kağan Destanı’nda olaylar kendi içinde tutarlıdır ama olağanüstü ögelerle anlatılır. Üç Şehitler Destanı’nda ise olaylar gerçek tarihî olaylara dayandığı için daha gerçekçi ve mantık çerçevesinde ilerler. İki destanda da olaylar kopuk değildir, kahramanlık ve mücadele teması tutarlı biçimde işlenmiştir.



10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 178

SORU: Onlar da İnsandı adlı romandan alınan aşağıdaki parçayı okuyunuz. Bu parçayla Oğuz Kağan Destanı’nı Venn şemalarında belirtilen ölçütlere göre karşılaştırarak boş bırakılan bölümleri doldurunuz.
CEVAP: Görselde verilmiştir. Yazıları netleştirmek için görsele tıklayın.
10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları MEB Sayfa 178


10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 179

SORU: 1. Aşağıdaki tabloda Oğuz Kağan Destanı’ndan alınan cümleler verilmiştir. Bu cümlelerde geçen zarfların altını çizerek çeşidini onaylama işareti ( ✔ ) ile işaretleyiniz.
CEVAP: 
  • Kırk gün geçtikten sonra, yürür oynaşur oldu! (Zaman Zarfı)
  • Ormanda avlanarak, bir geyiği avladı. (Durum Zarfı)
  • Çok güzel bir kızdı bu, sanki kutup yıldızı! (Miktar Zarfı)
  • Bu kurt döndü Oğuz’a, bakmadan sağa sola. (Durum Zarfı)
  • Oğuz bunu görünce, o yerde durmuş idi. (Zaman Zarfı)
  • Döndü bu kurt Oğuz’a, tıpkı bir insan gibi(Durum Zarfı)
  • Toplattı çadırını, Oğuz duyunca bunu.  (Zaman Zarfı)
  • Ayıyı astı yine, o ağaçtan aşağı(Yer-Yön Zarfı)
  • Bu İdil sularını, nasıl geçeceğiz biz? (Soru Zarfı)
  • Nihayet durdu bir gün, nece sonra günlerden. (Zaman Zarfı)
SORU: 2. Aşağıdaki cümlelerde yer alan zarfların altını çiziniz. Bu zarfların cümleye kattığı anlamı, verilen boşluklara örnekteki gibi yazınız.
CEVAP: 
  • Saklap adını verdim, sana ad olsun diye.   (Sebep)
  • Hazret-i Ali bu kez ejderhaya heybetle baktı. (Durum)
  • Daha bu yaşta iken, çıkar avlara gider! (Zaman)
  • Bu yönde Oğuz Han’a yerince akıl verdi. (Durum)
  • Toplandı birdenbire taa hücrelere dağılmış canımız. (Durum)
  • Gördük azıcık ışımış. (Miktar)
SORU: 3. Zaman ifade eden zarfların Oğuz Kağan Destanı’nın dil ve anlatımına katkısı hakkındaki çıkarımlarınızı yazınız.
CEVAP: Oğuz Kağan Destanı’nda zaman ifade eden zarflar olayların akışını hızlandırır ve anlatımı canlı tutar. “Bir gün”, “dokuz gün sonra” gibi ifadeler olayların sırasını anlamamızı sağlar. Bu zarflar destanın akıcı ve sürükleyici olmasına katkı sağlar.

10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 180

SORU: 1. a) Aşağıdaki görsellerden hangisinin/hangilerinin Oğuz Kağan Destanı’nın içeriğini yansıttığını düşünüyorsunuz? İşaretleyiniz.
CEVAP: Görsellerin hepsi Oğuz Kağan Destan'yla ilgili farklı sahneleri yanıtıyor. Sol üstteki içerik Türklerin eski yaşantısıyla ilgili bir sahne. Sağ üstteki görsel Oğuz Kağan'ın alpleriyle yaptığı bir konuşmayı yanıtıyor. Sol alttaki görsel bozkurtun Oğuz Kağan'a yol göstermesini anlatıyor. Sağ alttaki görselde Oğuz Kağan'ın avına ok atmasını anlatıyor. 

SORU: 2. Siz olsaydınız “Saklap, Karluk, Kalaç” adlı kahramanlara hangi isimleri verirdiniz? Gerekçelendirerek açıklayınız.
CEVAP: Ben olsaydım Saklap’a “Yardımcı”, Karluk’a “Cesur”, Kalaç’a da “Akıllı” gibi isimler verirdim. Çünkü Saklap zor zamanlarda destek oluyor, Karluk çok zorlu şartlarda atı kurtarıyor, Kalaç ise kapalı evi açarak pratik bir çözüm buluyor. Bu isimler yaptıkları davranışları daha açık anlatırdı.

SORU: 3. Oğuz Kağan Destanı günümüzde söylenseydi anlatımda ne gibi değişiklikler olurdu? Düşüncelerinizi yazınız.
CEVAP: Günümüzde anlatılsaydı dil daha sade ve günlük olurdu. Olağanüstü olaylar yine olurdu ama belki teknolojiyle bağlantılı anlatılırdı. Uzun betimlemeler yerine daha kısa ve hızlı bir anlatım tercih edilirdi.

SORU: 4. Günümüzde bir destan yazacak olsanız hangi olayları konu edinirdiniz? Gerekçelendirerek yazınız.
CEVAP: Ben bir destan yazacak olsaydım vatan savunmasını, doğal afetlerde insanların dayanışmasını ve haksızlıklara karşı mücadele konusunu anlatırdım. Çünkü bu olaylar günümüzde de toplumu bir arada tutuyor. İnsanların zor zamanlarda nasıl kenetlendiğini göstermek isterdim.

SORU: 5. Oğuz Kağan Destanı’nda geçen “bu çağda, bu yerde, bir yerde, bir gün, yine günlerden bir gün, bir büyük orman, Oğuz yurdu” gibi ifadelerin hayalinizde nasıl bir yeri ve hangi zamanı canlandırdığını açıklayınız.
CEVAP: Bu ifadeler bana çok eski zamanları ve geniş bozkırları düşündürüyor. Sanki doğayla iç içe yaşayan bir toplum varmış gibi geliyor. Zaman belli değil ama her şeyin yeni başladığı, destansı bir dönem canlanıyor gözümde.


10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 181

SORU: Aşağıdaki kavram haritasında boş bırakılan yerlere uygun değer, disiplin ve tanımları yazınız.
CEVAP: Görselde verilmiştir. Yazıları netleştirmek için görsele tıklayın.
10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı Cevapları MEB Sayfa 181


10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 182-183

SORU: 1. Oğuz Kağan Destanı’nı değerlendirmek için aşağıdaki tabloda verilen örnekteki gibi ölçütler belirleyerek metne yönelik duygu ve düşüncelerinizi yazınız.

Belirlediğim ölçütler:

a. Olağanüstü ögeler
b. Kahramanlık
c. Millî değerler
d. İnsan–doğa ilişkisi
e. Dil ve anlatım

Duygu ve düşüncelerim:
a. Olağanüstü olaylar destanı daha ilgi çekici yapıyor.
b. Oğuz Kağan’ın cesareti ve gücü etkileyici geliyor.
c. Türk kültürü ve değerleri açıkça yansıtılıyor.
d. Doğa, destanda hem zorlayıcı hem yol gösterici olarak anlatılıyor.
e. Dil sade ama güçlü olduğu için anlatım akılda kalıyor.

SORU: 2. Oğuz Kağan Destanı’nı okurken kullandığınız okuma stratejisinin, metni anlamaya ve incelemeye katkısı hakkında neler söyleyebilirsiniz? Düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.  
CEVAP: Oğuz Kağan Destanı’nı okurken önemli yerlerin altını çizerek ve olayları sırayla takip ederek okudum. Bu yöntem, olayları ve kahramanların özelliklerini daha kolay anlamamı sağladı. Ayrıca motifleri ve verilen mesajları fark etmemi kolaylaştırdı.

SORU: Oğuz Kağan Destanı ile ilgili aşağıda verilen çalışmalardan birini seçerek yapınız.

Yerine koy: 
► Oğuz Kağan‘ın yerine kendinizi koyarak destandan seçtiğiniz bir bölümü yeniden yazınız.
CEVAP: 
Yansıtma Yazısı: Oğuz Kağan’ın yerine kendimi koydum. Yurduma zarar veren gergedanı duyunca korktum ama halkımı yalnız bırakamazdım. Silahlarımı alıp ormana gittim. Gergedanı gördüğümde çok güçlü olduğunu anladım. Ama geri dönmek istemedim. Çünkü insanlar benden yardım bekliyordu. Cesaretimi topladım ve onunla savaştım. Onu yenince halkım rahatladı, ben de mutlu oldum.

Birleştir
Oğuz Kağan Destanı’nı başka bir destanla birleştiriniz.
Birleştirdiğiniz destanlarda kahramanların karşılaştığı zorluklar ve verdiği mücadelelerle ilgili seçtiğiniz bir bölümü yeniden yazınız.
 CEVAP: 
Yansıtma Yazısı: Oğuz Kağan Destanı’nı Manas Destanı ile birleştirdim. Oğuz Kağan ve Manas, halklarını korumak için birlikte yola çıktılar. Büyük bir düşman ordusuyla karşılaştılar. Doğa şartları çok zordu ama pes etmediler. Biri aklıyla, diğeri gücüyle mücadele etti. Sonunda düşmanı yendiler. Halkları birlikte barış içinde yaşadı.

Uyarla
Oğuz Kağan Destanı’nı günümüz koşullarına uyarlayınız.
Oğuz Kağan günümüzde yaşayan bir mühendis, doktor, öğretmen vb. olsaydı karşılaşacağı sorunlar ve bunlara üreteceği çözüm yolları neler olurdu? Bu tespitlerinizi destandan seçeceğiniz bir bölüme uyarlayarak bölümü yeniden yazınız.
 CEVAP: 
Yansıtma Yazısı: Oğuz Kağan’ı günümüzde bir mühendis olarak düşündüm. Büyük bir şehirde su sıkıntısı vardı. Oğuz Kağan bu sorunu fark etti ve proje geliştirdi. Baraj ve su kanalları planladı. İnsanlarla birlikte çalıştı, kimseyi dışlamadı. Sorunları tek başına değil, ekipçe çözdü. Şehir rahatladı, insanlar ona güvendi.

Değiştir
Oğuz Kağan Destanı’ndaki bir olayın sonucunu değiştiriniz.
Oğuz Kağan’ın milletine kağan olmadığını düşünerek destandan seçeceğiniz bir bölümü kurgulayınız ve yeniden yazınız.
CEVAP: 
Yansıtma Yazısı: Bu kez Oğuz Kağan kağan olmadı. Gergedanı öldürdü ama halk onu başa geçirmedi. Yine de Oğuz Kağan halkına yardım etmeye devam etti. Gücünü kendi çıkarı için kullanmadı. İnsanlar zamanla onun değerini anladı. Lider olmasa da örnek biri oldu. Halk ona saygı duydu.

 

Farklı kullan
Oğuz Kağan Destanı’ndaki liderlik ve yardımseverlik anlayışını başka bir alana uyarlayınız.
Oğuz Kağan’ın karar verme becerilerinin bir iş ortamında sağlayacağı faydaları göz önünde bulundurarak destandan seçeceğiniz bir bölümü yeniden yazınız.
CEVAP: 
Yansıtma Yazısı: Oğuz Kağan’ı bir şirket yöneticisi gibi düşündüm. Çalışanlar arasında sorunlar vardı. Oğuz Kağan herkesi dinledi ve adil kararlar verdi. Zor bir projede ekibine yol gösterdi. Kimseyi yalnız bırakmadı. Yardım isteyenlere destek oldu. Şirket başarıya ulaştı. 

Çıkar
Oğuz Kağan Destanı’ndan bir kahramanı veya olayı çıkarınız.
Oğuz Kağan Destanı’ndan herhangi bir kahramanı veya olayı çıkardığınızda olabilecek değişiklikleri düşünerek destandan seçeceğiniz bir bölümü yeniden yazınız.
 CEVAP: 
Yansıtma Yazısı: Destandan gergedanı çıkardım. Oğuz Kağan bu kez doğa felaketiyle mücadele etti. Büyük bir kuraklık oldu. Oğuz Kağan halkını topladı ve çözüm aradı. Birlikte yeni yerler buldular. Bu olayda savaş değil, dayanışma ön plana çıktı. Destanın mesajı değişti ama anlamı kaybolmadı.

Tersine çevir
Oğuz Kağan Destanı’ndaki olayları tersine çeviriniz.
Oğuz Kağan’ın halkına zarar veren gergedanı öldürmediğini düşünerek destanın bu bölümünü yeniden yazınız.
CEVAP: 
Yansıtma Yazısı: Bu sefer Oğuz Kağan gergedanı öldürmedi. Onu izledi ve neden saldırdığını anlamaya çalıştı. Gergedanın yaşadığı alanın bozulduğunu fark etti. Halkıyla birlikte hayvanlara zarar vermeden çözüm buldu. Doğayla barış içinde yaşamayı seçti. Böylece hem insanlar hem doğa korundu.


10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 184

Aşağıdaki görseli inceleyerek soruları cevaplayınız.
SORU: 1. Görselde adları verilen türler, metin türleri içerisinde hangi başlıkta toplanabilir? Niçin?
Cevap: Görselde verilen türler anlatmaya bağlı metinler başlığı altında toplanabilir. Çünkü destan, masal, efsane, Dede Korkut Hikâyeleri, halk hikâyesi, roman ve hikâye bir olayı, kişileri ve yaşananları anlatmaya dayanır. Bu metinlerde olay örgüsü ve anlatıcı vardır.

SORU: 2. Görsel ve aşağıdaki parçadan yola çıkarak belirtilen metin türleriyle ilgili hangi çıkarımlarda bulunabilirsiniz?
CEVAP: Bu türlerin sözlü edebiyatla başladığı ve zamanla yazılı edebiyata dönüştüğü söylenebilir. Destan, masal ve efsaneler en eski türlerdir ve halkın hayal gücünü yansıtır. Dede Korkut Hikâyeleri geçiş dönemi eseridir. Roman ve hikâye gibi türler ise daha sonra ortaya çıkmış ve edebiyatın geliştiğini göstermiştir.

10. Sınıf Edebiyat Ders Kitabı MEB Yayınları Cevapları Sayfa 185

SORU: 3. Aşağıda bazı mesnevilerden parçalar verilmiştir. Parçaları okuyunuz ve bu mesnevilerin konularına yönelik çıkarımlarınızı ilgili yerlere yazınız.
CEVAP: 
Vesîletü’n-Necât (Mevlid) KONU: Peygamberimize duyulan sevgi
Leyla ve Mecnun Konu: Leyla ile Mecnun'un aşkı
Yûsuf ve Zelîhâ Konu: Hz. Yusuf kıssası
İskender-nâme Konu: Büyük İskender'in savaşları

SORU: 4. Beyitlerin numaralarından faydalanarak mesnevilerin uzunlukları hakkındaki tahminlerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.
CEVAP: Mesneviler çok uzun metinlerdir. Yüzlerce hatta binlerce beyitten oluşabilir.
Ahmedabad